Ciddi Arkadaşlık Nasıl Olur
Ciddi arkadaşlık sırdır para ile satılması mümkün değildir. Kardeşlik ise ipliği pazara çıkarsa o zaman yongalı pilav üstüne komposto içmeye benzer. Hani derler ya düşmanın var mı? Yok, peki kardeşin var mı? Var. O zaman düşman araman gerekmez. Komşuluk ilişkilerinde sağa bakarsın başını sola çevirmeye zorlanmaktasın. İnsan bir de kendine baktığında 4x4 olarak görmekte kendini. Acaba kendi yerdiğimiz insanlar bizi nasıl görmekteler o’nu da düşünmemiz gerek.
Hayatımızın en anlamlı kelimelerindendir. Ciddi arkadaşlık üzerine birçok şiir yazılmış, birçok söz söylenmiştir.
Peki ne demektir arkadaş?
Arkadaş Türkçe kökenli bir kelimedir. Türk Dil Kurumu Sözlüğü’nde tanımı şu şekilde yapılmıştır: 1. Birbirlerine karşı sevgi ve anlayış gösteren kimselerden her biri, yâren. 2. Bir ortamda birlikte bulunanlardan her biri, hempa, refik:
İçimizi kemiren duygusallıklar bazı zamanlarda öyle bir kabarmakta ki insanoğlunun taşmaması mümkün değildir. Bir de kelime literatürümüzde, genellemelerimizde halk tiplemelerinde “YAR” kelimesi vardır. Yar kelimesinin iki anlamı vardır. 1. si sevgili. 2. si ise dik yamaç uçurumdur. Dikkatle kelimeleri süzdüğümüzde. Yar kelimesiyle tanımlanan yar’ın uçurumun ta kendisi olduğunu anlamamak aptal işi olur.
Ciddi arkadaşlık öyle anlar olur ki kardeşten de ileri gelir. Bizim görevimiz çoğu zaman dışarıda geçmiştir ve halen de aynı ortamları teneffüs etmekteyiz. Kışı Yazı Sonbaharı ve İlkbaharı el diyarlarında geçirdiğimiz çok zaman olmuştur. El diyarlarında onca arkadaşımız dostumuz olmuştur. Zaman olmuş bizim onlara yardım ettiğimiz günlerle onların bize faydalı olduğu günler oldu. En iyi ciddi arkadaşlık askerlik süresinde oluşur çünkü eskilerde askerlik uzun bir dönemi kapsardı. Dedelerimiz 36 46 ay, babalarımız 28 30 ay ağabeylerimiz 22 24 ay askerlik yaparken bizlerde 18 ay askerliğimizi tamamladık. Burada(Askerlikte) benden 6 ay kıdemli dönem asteğmen bir arkadaşım olmuştu. Memleketini belirtmeyeyim. Memleketinden hayır çıkmadığı gibi kendisini kurtardığım olumsuzluktan sonrası ne askerde ne de sivilde yar olmamış hayrı dokunmamıştı. Bundan gayri ciddi arkadaşlık ceza evinde. Hastanede. Yolculukta. Gurbette ciddi arkadaşlık olabilir. Cezaevindeki ciddi arkadaşlık size bir harita çizebilir geleceğe belki de yol gösterebilir. Yolculuktaki ciddi arkadaşlık kısa da olsa yol keyfini verebilir. Hastanedeki ciddi arkadaşlık dert ortaklığını doğurabilir. Gurbette ise bir kazanım düşüncesi yattığından dolayı edinilen arkadaşlığın pek faydası olacağını sanmıyorum. Bilakis oradaki(gurbetteki) ciddi arkadaşlık bir mücadele, bir hırs yaratımıdır. Her iki taraf metaya taptığından bu arkadaşlığın yaratıcılığı olmaz. Bir de başka bir ciddi arkadaşlık vardır. 08.00 – 17.00 arkadaşlığı bu da çok önemlidir. Öyle ki bu ciddi arkadaşlık belki de bir eş arkadaşlığı hayat arkadaşlığı kadar önemlidir. Hayat arkadaşlığı zaten bilinen bir şey gerçekten gerçekleri paylaştıkça değer kazanmakta ve değerini yıllarca kaybetmemektedir. Ancak, 08.00 – 17.00 arkadaşlığı çeşitli perçemleşmelerle dolu olmasına karşın bazen tatlı bazen elzemli bazen de kuyu tiplidir. İnançlara saygılı olarak kurduğunuz ciddi arkadaşlık sağlam temellere dayanır. Hiçbir zaman elzemi tattırmazken kuyu tipini hiç anımsatmaz. Bu ciddi arkadaşlık hem kendini hem de sizi her daim mutlu eder ve zaman olur ki sonsuza kadar devam eder. Eğer ki arkadaşlığınız metaya menfaate dayanırsa o zaman o arkadaşlığın hiç değeri kalmaz. Yüzünüze gülerek arkadaş Şırnaklığını yapan arkadaştan her zaman korkmak gerek. Arkadaş acıyı ve tatlıyı paylaşandır. Bir gösteriş süprüntüsü gibi ciddi arkadaşlık yapmaya çalışanlar yarın affedilmeyecek hataları yaparlar. Bu hatalar ki hiçbir zaman onarılması mümkün değildir. Biz son 12 yıl içinde gösteriş süprüntülüğü içinde olan arkadaşlar edindiğimizi anca anladık. Bu böyle olmasına rağmen içimizdeki sevgi ve saygı her daim yerini korumuştur. Öyle ki bize kalleşlik yapan bu süprüntüleri nerede görürsek inanılması güç ve derin bir içtenlik hissi uyanmakta içimizde. Hatıralar depreşmekte kin ve nefreti unutmakta ancak, bir kırpışlık gözün kapanmasından sonra intikam duyguları uyanmaktadır. Bu nedenle her zaman Şems-i Tebriz’inin şu sözü aklıma gelmektedir. “Sana affedilemeyecek kadar büyük hata yapan birine akıl sınırlarının bittiği yerden başlayacak ceza vermek istiyorsan; bütün samimiyetinle affet.. Hissedilen her şeyi arşivleyen kader, kendisiyle en iyi biçimde ilgilenecektir.. Şems-i Tebrizi.” Ne mümkün bunu yapabilmemiz için eğrelti otunun yeniden yeşermesi gerek. Asıl sen beni affet sevgili gönül dostu Şems-i Tebrizi.
Ciddi arkadaşlık bir farenin bir kurbağa üzerine tünemesi, bir kedinin fareyi sevmesi gibidir. Arkadaşlığı bildiklerinden birbirine kesinlikle düşmanlık beslemezler.
Ciddi arkadaşlık ağaca benzer kurudu mu yeşermez... O su da oluşan derin bir halka gibidir. Güneşle oluşan gölgesi bile yayılır.
Yüzleri pamuk şekeri gibi buruşan sevgili arkadaşlarıma.
Size değer veren birini arıyorsanız. Uzaklara bakmanıza gerek yok ben varım diyeceğim ama !!!!!!!!!! Ne yazık ki körelttiğiniz duygularım buna müsaade etmiyor.
Bu durumdan birazcık ders çıkarabilenlere ne mutlu. Ama vurdumduymazlara sözüm ve tavsiyem. Üzüm gölgede morarmadan arkadaşının güneşe çıkmasını sağla.